Deprem Bölgesinden Göç Eden Bireylerin Travma Sonrası Stres Bozukluğunu Etkileyen Risk Ve Koruyucu Faktörler


Peker A. (Yürütücü), Cengiz S., Eroğlu Y.

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Proje Grubu: Sosyal Bilimler
  • Projenin Yürütüldüğü Birim: Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi
  • Başlangıç Tarihi: Eylül 2023
  • Bitiş Tarihi: Ocak 2024

Özet

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), deprem gibi afetlerden sonra en çok görülen psikiyatrik bozukluk olarak gösterilmektedir. Depremde etkilenen nüfusla ilgili çalışmaların çoğu deprem bölgesinde kalan genel nüfusa odaklanmış olsa da, evlerini terk etmek ve hayatlarını tamamen farklı bir ortamda yeniden düzenlemek zorunda kalan yetişkin bireylerin TSSB düzeyleri hakkında daha az şey bilinmektedir. Bunun yanında, depremzedelerin yaşadıkları belirsizlikler göç eden depremzedelerde olumsuz sosyal ve psikolojik tepkileri tetikleyebilir. Bu tür endişelere rağmen belirsizliğe karşı tolerans düzeyindeki düşüşün TSSB ile olan ilişkisinin deprem bağlamında yeterince araştırılmadığı görülmektedir. Diğer yandan, deprem bölgesini terk eden bireyler kaynaklardan mahrum kalsalar bile, afet sonrasında yaşadıkları yoğun stresle başa çıkmak için en azından bazı aktif adımlar atmak zorunda kalabilirler. Bu nedenle bu çalışmanın amacı, depreme bağlı göç eden yetişkinler arasında belirsizliğe karşı tahammülsüzlük (risk faktörü) ve deprem stresiyle başa çıkmanın (koruyucu faktör) TSSB üzerindeki etkilerini ortaya çıkarmaktır. Projenin çalışma evrenini depremin en çok etkilediği 11 ilden farklı illere göç eden 3.3 milyon kişi oluşturmaktadır. Örneklemi belirlemek için birinci aşamada göç edilen illerin gelişmişlik düzeyleri ve göç edilen şehrin deprem riski özelliği dikkate alınmıştır. Bu faktörler dikkate alındığında Ankara, Konya, Kayseri ve Mersin illerinin diğer illere göre daha üst sıralamada olduğu ortaya çıkmıştır. Araştırmaya kaç kişinin dahil olacağını belirlemek için ise G*Power 3.1 programı kullanılmış ve sonuçlar 1862 örneklemin yeterli olacağı görülmüştür. Veri toplama süreci öncesi araştırmacılar TSSB, başa çıkma stratejileri ve belirsizliğe karşı toleransı yükseltme tekniklerine ilişkin 60 dakikalık bir bilgilendirici sunum gerçekleştirecektir. Uygulama sonrası ise sunulan bilgilerin kalıcılığını artırmak için uygulayıcı ve araştırmacılar tarafından hazırlanan bilgilendirme kitapçığı katılımcı ailelere dağıtılacaktır. Verilerin analizinde ise ilk olarak normallik varsayımları değerleri ardından betimleyici istatistikler ve TSBB’nin görülme sıklığı ve şiddeti tespit edilecektir. İstatistiksel analizler “Pearson korelasyon” ve “çoklu doğrusal regresyon analizi” teknikleriyle gerçekleştirilecektir. Analizin ikinci aşamasında ise katılımcıların sosyo-demografik özellikleri ile TSSB, deprem sonrası stres ve başa çıkma stratejileri arasındaki ilişkiler bağımsız gruplar için t-testi ve varyans analiziyle tespit edilecektir. Sonuç olarak bu çalışmada TSSB ile ilişkili kişisel risk faktörlerinin belirlenmesi, halk sağlığının önemli bir parçası olan ruh sağlığı alanındaki araştırmacılara önemli bilgiler sağlayabilir ve ayrıca bu bilgiler araştırmacıların risk altındaki gruplar için psiko-sosyal müdahale stratejilerini geliştirme sürecine katkıda bulunabilir. Yine bu çalışmada depremzedelerin kullanmış oldukları aktif başa çıkma stratejilerinin tespit edilmesi ve sonuçların politika yapıcılar tarafından afet sonrası ulusal iyileştirme planına dahil edilmesi dezavantajlı gruplarda (özellikle göç eden yetişkinlerde) travmanın olumsuz etkilerini azaltabilir ve tekrarlanacak travma deneyimlerinin önüne geçilebilir. Ayrıca, bu tür büyük travmatik olayların ardından bir risk faktörü olarak depremzedelerin yaşadıkları çeşitli belirsizlikler ve bunların TSSB ile ilişkisi konusunda klinisyenlerin bilgilerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu tür sentezler ayrıca, hayatta kalan popülasyonlarda ruh sağlığı sorunları riskini azaltmak için büyük doğal afetlere nasıl müdahale edileceği konusunda uzmanlara rehberlik edebilir ve psikologlara, psikiyatrlara ve diğer ruh sağlığı uzmanlarına tedaviyi iyileştirmede yardımcı olabilir.